Öncekilerin devamı olan raporda, teknolojinin hızlı gelişimi ile savaşların
karakterini değiştirebileceği değerlendirilen teknolojik alanların yanı sıra, Rusya
ve Çin’in bu teknolojilerdeki gelişmesi de inceleniyor.
Gelecek dönemde ABD ulusal güvenliğini etkileyecek
teknolojiler;
- Yapay zeka
- Otonom silahlar
- Hipersonik füzeler
- Yönlendirilmiş enerji
- Biyoteknoloji
- Kuantum olarak belirlenmiş.
Raporda, ABD için bu teknolojilerin getirdiği fırsatlar
kadar, oluşturduğu tehdit de ele alınmış. Örneğin yapay zeka alanında, popüler
ismi ile “Deep Fake” olarak bilinen gerçekçi görüntü ve ses işleme tekniklerinin,
ABD ve müttefiklerine yönelik algı operasyonlarında kullanılacağı belirtilmiş.
Yapay zekanın ulusal güvenlik alanında öne çıkan uygulamaları ise, insan
benzeri bilişsellik yolunda önemli adımların atıldığı; izleme, değerlendirme,
tehdit analiz sistemleri ile otonom sistemler olarak listelenmiş.
Otonom silahlar başlığında, insan müdahalesi olmaksızın tehdit
değerlendirmesi yaparak, belirlenen düşman hedeflerine angajman
gerçekleştirilebilecek sistemler ele alınıyor. Her ne kadar insan hayatının
makineler tarafından hedef alınmasına yönelik yasal altyapı henüz oluşmamışsa
da bu alanda da önümüzdeki dönemde önemli gelişmeler bekleniyor.
Halen belirli sayıda ülkenin tekelinde olan 5 mach üzeri
sürate sahip hipersonik füzelere karşı mevcut savunma sistemlerinin etkisinin
çok sınırlı kalması nedeniyle, harp sahasının en ulaşılmak istenen silahları
arasında. Hipersonik bir füze, üzerinde harp başlığı bulunmasa bile kinetik
enerjiyle hedefini imha etme kabiliyetine sahip olabiliyor.
Bilim kurgu anlatımından çıkarak deneysel alanlarda vücut
bulmaya başladıktan sonra Yönlendirilmiş Enerji Silahları da yaygın askeri
kullanıma geçirilmek istenen başka bir teknolojik gelişme alanı olarak ele
alınmış. Cephane gibi lojistik sorunları ortadan kaldırması beklenen bu
teknoloji, diğer başlıklardan farklı olarak daha yaygın bir grup tarafından
geliştirilmeye çalışılıyor.
Biyoteknoloji alanı ise belki de listelenen teknolojiler
arasında en ürkütücü olanı. Genetik kodların değiştirilmesi ile modifiye
edilmiş bitki, hayvan ve insanların harp alanında kullanımı da bu başlık
altında incelenmiş.
Sivil alanda da geniş kullanım yeri bulunan kuantum
teknolojileri içerisinde, GPS karıştırması sonrası yeni arayışlarla
geliştirilen hassas seyir ve güdüm sistemleri, denizlerin altını tamamen
görünür kılacak yeni nesil denizaltı tespit sistemleri, kırılamaz kriptolar
gibi başlıklar değerlendirilmiş.
Raporun tamamına bağlantıdan ulaşabilirsiniz.
0 Yorumlar