konteyner konuşlandırılmasına ve bu sayede silah ve sensör seti kombinasyonlarından oluşabilen farklı görev yükleri taşımasına olanak sağlıyor.
ABD Savunma Bakanlığı Twitter hesabında yayınlanan bir video
ile duyurulan SM-6 atışı, insansız deniz araçlarının hava hedeflerine olduğu
kadar suüstü hedeflerine angajman kabiliyeti açısından önemli bir dönüm
noktasını oluşturuyor. SM-6 güdümlü mermisi, uzun menzilli hava savunma ihtiyacını
karşılamak maksadıyla SM-2 Blok 4 güdümlü mermisi temelinde geliştirilmiş
olmakla birlikte, AIM 120C AMRAAM’dan taşınan aktif güdüm sistemi sayesinde,
aydınlatma ihtiyacı olmaksızın uzun menzilli hassas angajman
gerçekleştirebiliyor. Bu yetenekle SM-6 yükü taşıyan insansız platformlar, hava
ve suüstü hedefleri için büyük tehdit oluşturma potansiyeli kazanıyor.
Halen ABD deniz kuvvetleri tarafından; Büyük İnsansız Deniz
Aracı (LUSV), Orta İnsansız deniz Aracı (MUSV) ve Ekstra Büyük İnsansız
Denizaltı (XLUUV) olmak üzere temelde üç tip insansız suüstü ve denizaltı sistemi
geliştiriliyor. Bu sistemlerin geliştirilmesi için Deniz Kuvvetleri tarafından
2022 yılı için 434.1 milyon ABD doları bütçe talep ediliyor.
Geliştirme faaliyetleri kapsamındaki en büyük etki, büyük
gemi ağırlıklı ABD Donanmasının, nispeten küçük gemileri içeren daha yayılmış
bir tonaja dönüşmesi ve yeni bir katman olarak büyük insansız suüstü ve
denizaltı araçlarını envantere katması olarak görülüyor.
Yapılan tanımlamaya göre LUSV tipi insansız araçlar, 100
metreye kadar ve 1000 ila 2000 arası tonaja sahip platformları tanımlıyor. Bizim
bildiğimiz anlamıyla bu tanım, korvet tipi platformlara denk geliyor ve bu
gemilerle benzer sensör seti ve atış gücüne sahip olması bekleniyor.
Keşif ve karakol görevlerine daha yatkın olması hedeflenen
MUSV tipi platformlar ise düşük maliyetli, geniş yelpaze sensör ve silah sistem
seçimi yapılabilecek 500 tona kadar modüler platformları adresliyor.
Halen harekât konseptini oluşturmak ve ihtiyaç duyulan
teknolojileri geliştirmek için deniz tecrübeleri devam eden sistemler tamamen
insansız hale gelene kadar, kuvvet koruma ve ani müdahale için gerekli minimum
personelin katılımıyla test ediliyor. Liman yaklaşma suları ve liman için
manevraları platformda görevli personel tarafından yapılırken, açık denize
çıkıldıktan sonra bu insansız sistemler otonom ve/veya uzak izleme ve yönetim
fonksiyonları ile harekat icra ediyor.
Bu tip insansız sistemleri geliştirmenin en ekonomik yolu
olarak; “mevcut platformların insansız görev yapabilecek şekilde modifiye
edilerek deniz tecrübeleri yapılması ve nihai teknik altyapı ile platform
mimarisine, edinilecek tecrübe sonrasında ulaşılması” görülüyor.
ABD Kongre Araştırma Servisi (Congress Research Service-CRS)
tarafından 20 Ekim 2021 tarihinde yayımlanan raporda, Trump Yönetimi tarafından
hedeflenen 355 parçalık büyük tonajlı donanma yerine, daha dağıtık bir tonaj yapısı
içeren 321-372 insanlı, 59-89 insansız (LUSV ve MUSV) gemiyi kapsayan yeni
donanma yapısı içerisinde, İnsansız Sistemlerin rolü ve yol haritası ayrıntılı
olarak inceleniyor.
İncelemenin tamamına bağlantıdan ulaşabilirsiniz.
0 Yorumlar